Günah Üzümü
"Herkes kimseyle özdü Buna üzüm bile üzüldü Ağladı köşede büzüldü Bu da böyle bir sözdü." "Herkes kimseyle özdü." Burada bir tenkit, tariz söz konusu bariz olarak. "Ego sum qui sum." Bu dize, kendi özünü kendi kabul olarak edenlere ithafen... Neyse o olduğuna inananlara... Sen, asla sen olamazsın. Sen, herkessin. Herkes de hiç kimsedir. Elbette ki "sen" diye bahsedilen varlık insandır. "Buna üzüm bile üzüldü. Ağladı köşede büzüldü." Teşbih. Açık İstiare, teşhis, telmih... Daha bir çok şey. Basit... Üzüldü, üzüm bile gerçekten çok üzüldü. O kadar üzüldü ki, bir köşede büzülüp ağladı bazen. Yine, yine, yine, yine... Ve yine! Ne istediler ki ondan. Farklılık arıyordu. Değer ve sevgi verip, karşılığında yine "Günah Üzümü" olmak istemiyordu. Sadece onu gülümsetecek bir karpuza, kavuna, limona, pırasaya filan işte arkadaşlara ihtiyacı vardı. Dünyasındaki tek üzümdü o! Ve hayat doluydu, mutluydu. Tüm dünyası b...