Kayıtlar

Ekim, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Film Gibi Rüya.. (:

"Nasıl çalıştıracağımızı galiba ben biliyorum" diyerek öne atıldım.. Anahtarı yerden alıp heykelin ellerinin arasına yerleştirdim.. Odayı yeşil, loş bir ışık sardı.. Gittikçe sivrisinek vızıltısı gibi olan ses yükseliyor, kulaklarımızı tırmalıyordu.. Gözlerimi sımsıkı kapamıştım.. Gözlerimi açtığımda kendimi başka bir odada buldum.. Bir koltuk, sehpa ve sürahiden başka birşey yoktu burada.. Az evvel emir veren adam elindeki örtüyü -yada battaniye- inceliyor, bir yandan da odanın ortasında duran orta yaşlardaki profesörle konuşuyordu.. "Buraya niye ve nasıl geldiğimizi bilmiyorum profesör.... Ah, işte bir bardak su.. Biraz dinlenin.. Sizin bilgileriniz bizi bu yerden kurtarabilir.." "Teşekkür ederim Yüzbaşı ama ben, buradan çıkmanın yolunu bildiğimi sanmıyorum.." Profesör tam bardağı almışken "Dur! Sakın o koltuğa oturma!" diye bağırdım.. İkiside şaşkın şaşkın, burada olduğumu yeni farketmiş gibi bana bakıyordu.. "Neden?" diye sord...

Yabancı Bir Notayım....

Kalabalığın içinde kaybolmuş, yabancı bir notayım.... Aşk şarabının dozunu biraz kaçırmışım, kendime saklamışım... Seni arıyorum.. Uçsuz bucaksız nota trafiğinin ortasında.. Derken Sol Anahtarı beni çağırıyor satırlarda yerimi almam için.. Kafam karışık, aklımda bir tek sen... Cevap vermek istiyorum ama tek bir ses çıkıyor dudaklarımın arasından.. "Hıck..!" Yerimi bulduğumu sanarak Re ve La'nın yanında duruyorum beni itekleyerek yanlarından uzaklaştırıyorlar...! Basbayağı dışlandım işte.. Bir sağa, bir sola, kafa bir dünya misali, sallana sallana Sol Anahtarının yanında -yani notaların başında- durdum birden..  Bu sefer olduğum yerde sallanmaya başladım.. Sol anahtarı sinirli sinirli bakmaya başladı bana, anlamıyorum.. Yada anlamamazlıktan geldim diyelim.. Az sonra bizi canlandıracak olan Ses geliyor.. "Do, Fa, Mi, Re, La, Sol....." Ben sallandıkça şarkı dalgalanmaya başladı, Ses dalgalandı.. Sıkılarak etrafıma bakmaya başladım.. Şaşırarak senin, hemen ...